İskenderpaşa cemaatinin manevi lideri Prof.Dr. Mahmut Esad Coşan Hazretleri

1938 tarihinde Çanakkale’ye bağlı Ayvacık ilçesinin Ahmetçe Köyü’nde dünyaya geldi. Hz. Hüseyin Efendimiz (r.a.)’in soyundan olan dedeleri Buhara’dan gelip Çanakkale’ye yerleşmişlerdir. Babası vasıtasıyla dönemin âlim ve ariflerinden SEREZLİ HASİB VE ABDÜLAZİZ BEKKİNE EFENDİLERle tanıştı. Sohbet meclislerine devam etti. Fakülte son sınıfta iken MehmedZâhid (Kotku) Efendi’nin küçük kızı Muhterem Hanımefendi ile evlendi. 

SAYIN ADNAN OKTAR’IN 12 AĞUSTOS 2010 TARİHLİ AKSU TV RÖPORTAJINDAN

Mahmut Esat Çoşan, rahmetli, çok sevdiğim mübarek bir Nakşibendi şeyhiydi, çok değerli bir alimdi.

SAYIN ADNAN OKTAR’IN 24 HAZİRAN 2010 TARİHLİ AKSU TV RÖPORTAJINDAN

Bize bir kere eve gelmişti, iki kere ben onun ziyaretine gitmiştim inşaAllah. Evin bahçesinde oturmuştu. Çok şahane bir insan, çok nezaketli, çok güzel bir üslubu var. Duası şahanedir, sesi de çok güzeldir, hal alırsın böyle. Mesela 10 dakika sohbet etsen, böyle üstünden bir ton ağırlık gider, öyle mübarek bir insandır.

1965 yılında “İlâhiyat Doktoru” 1972 yılında ise doçent ünvanını aldı.

1973 yılında Türk-İslâm Edebiyatı Kürsüsü öğretim üyeliğine, bir yıl sonra da aynı kürsünün başkanlığına atandı. Emekli olduğu 1987 yılına kadar adı geçen kürsünün Anabilim dalı başkanlığını yürüttü.1982 yılında Profesör unvanını aldı.

Almanya, Avusturya, Irak, İran, Libya, Ürdün, Suudi Arabistan ve İran gibi ülkelerde uluslararası toplantı ve konferanslara katıldı, araştırma ve incelemelerde bulundu.

Mensubu bulunduğu fakültede Türk-İslâm Edebiyatı, Osmanlıca, Türkçe-Kompozisyon, Farsça ve Arapça derslerini okuttu. Yedi adet doktora ve çok sayıda lisans tezi yönetti.

MahmudEs’ad Coşan Hoca Efendi irşat faaliyetleri ile sosyal ve kültürel çalışmalara daha fazla zaman ayırabilmek amacıyla 1987 yılında kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Bundan sonra Hocası ve kayınpederi MehmedZahid Efendi’den aldığı tebliğ ve irşat görevini daha aktif yerine getirebilmek için faaliyetlere başladı. Seleflerinin başlattığı hadis derslerini Türkiye’nin birçok ilinde yaygınlaştırdı.

Sohbetlerine gösterilen ilgiden dolayı hizmet sınırlarını genişletti ve bu gaye ile dünyanın birçok ülkesine seyahatlerde bulundu. Avrupa, ABD, Orta Asya ve Avustralya’ya defalarca giderek eğitim programlarına katıldı.

4 Şubat 2001 tarihinde doğup büyüdüğü vatanından yirmi bin kilometre uzakta bulunan Avustralya’da, bir cami açılışı için yaptığı bir seyahat esnasında trafik kazası neticesinde Hakk’a yürüdü. Nâşı Türkiye’ye getirildi. 9 Şubat 2001 tarihinde Fatih Camii’nde Cuma namazını müteakip kılınan cenaze namazına, yüz binlerce talebe ve seveni katıldı. Eyüp Sultan Mezarlığı’nın Nakşi Tarlası denilen kısmında Hakk’ın rahmetine tevdi edildi. 

SAYIN ADNAN OKTAR’IN 31 OCAK 2011 TARİHLİ KAHRAMANMARAŞ TV RÖPORTAJINDAN

” Rahmetli hocamız çok muhterem, çok mübarek, çok iyi bir insandı, çok mütevaziydi. Bizim evimize de teşrif etmişti iki kere gelmişti, ben huzuruna gitmiştim makamına, mübarek hocamızın elini öpmek şerefine kavuşmuştum.

Prof. Dr. Mahmudesad coşan hazretleri’ndengüzel öğütler

"Hizmet yaygın olmalı, her müslüman lider olmalı!"
"İnsanın kıymeti himmeti kadardır."
"İnsanın hakla olması birlik ve beraberliktir; batılla olması tefrikadır."
"Bizim metodumuz sabır ve sevgi metodudur."
"Müslüman bir köşeye çekilip hayatı terkeden insan değil, hayatın bütün faaliyetleri içindeyken Allah'ın rızâsını gözetebilen insandır."

 

Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan hoca Efendi’nin
Eserlerinden Bazıları:

Allah'ın Gazabı ve Rızası
Doğru İnanç ve Güzel Kulluk
Gayemiz
Güncel Meseleler
Haydi Hizmete!
Hz. Ali Efendimiz'den Vecizeler
İmanın ve İslam’ın Korunması
İslam Çağrısı
Ramazan ve Güzel Ameller
Tebliğ ve İrşad Çalışmaları
Yeni Ufuklar
Zaferin Yolu ve Şartları

 

Prof. Dr. Mahmud Esad Coşan Hazretleri
Hz. Mehdi (as)’ın Çıkışının Kıyamet Alametlerinden Biri OlduğunuAnlatıyor

Prof. Dr. MahmudEsad Coşan Hazretleri’nin
Hz. Mehdi (as) Hakkındaki Sözleri

Bakın Mehdi kıyamet alametlerinden birisidir, çıkacak. Onun zamanında yaşayan insanlar, buz üzerinde emekleyerek dahi olsa, ona ulaşıp, onun askeri olmaları lazım. Mehdi sevgisi hepimizin içinde vardır. Mehdi'ye bağlanmak arzusu hepimizin arzusudur.
(Prof.Dr.Mahmud Esad Çoşan, Güncel Meseleler)

“Bu hususta (Mehdiyet konusunda) bizim büyük alimlerimizin, hadis ve fıkıhta hakikaten güzel bilgi sahibi alimlerimizin kitapları vardır. Rivayet edilmiş hadis-i şerifler gösteriyor ki, Mehdi inancı Ehl-i Sünnet'e Şia'dan girmiş değildir. Hz. Mehdi (a.s.) hakkında hadis-i şerifler eskiden beri vardır. Hatta, o hadis-i şeriflerden dolayı Şia'da Mehdi inancı kuvvetlenmiştir. Ama ahir zamanda Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in soyundan, adı Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in adı gibi, babasının adı Peygamber Efendimiz (s.a.v.)'in babasının adı gibi olan bir mübarek şahıs (Hz. Mehdi (a.s.)) çıkıp Müslümanlar’ı birleştirecek ve yeryüzü zulüm ve cevr ile dolmuş iken, o zulmü cevri izale eyleyip adaletle hükmedecek!..Ehl-i Sünnet'in inancı budur. Ben bazı arkadaşlara şöyle dedim: ‘Mehdi çıkacak!.. Tamam, çıkınca haber alırsak, Allah'ın izniyle hep beraber gideriz, tabi oluruz. Çünkü tâbî olmak emrediliyor