İmam Rabbani'nin hayatı

 İmam Rabbani (İmam-ı Rabbani Müceddid-İ Elf-İ Sani Şeyh Ahmed-İ Faruki Serhendi)


1563 senesinde Hindistan'ın Serhend şehrinde doğan ve zamanının müceddidi olan İmam Rabbani, yaşadığı devir ve sonrasında, Kuran’ın doğru anlaşılması için yazdığı eserlerle ve yaptığı sohbetlerle yüzyıllarca sürecek etki bırakmış çok önemli bir İslam alimidir.
Küçük yaşta Kuran-ı Kerim'i ezberleyip hafız olmuştur.


İmam Rabbani, ilminin derinliği, üslubundaki samimiyeti ve hikmeti ile, materyalist felsefenin etkisiz hale getirilmesinde ve Allah’ın varlığı ve birliği konusunun geniş kitlelere anlatılmasında çok etkili olmuştur.


Zamanının dinsizliğine, Hindistan bölgesindeki sapkın fikirlere, sahte mehdilik akımları neticesinde yaşanan ahlaki çöküntüye karşı Kuran ahlakını ve Peygamber Efendimiz (SAV)'in sünnetlerini savunmuştur. Din ahlakını hurafelerden arındırmak için büyük bir fikri mücadele vermiştir.


Değerli İslam alimi İmam Rabbani, dönemin sultanının yanlış uygulamalarına karşı ayaklanmak isteyen halkı yatıştırmış, birlik ve beraberlik ortamının bozulmasını engellemiştir.
Bu uğurda birçok kez hapishanede kalmış, bu ortamda dahi Kuran ahlakını anlatarak birçok tutuklunun Müslüman olmasına vesile olmuştur.
Daha sonra fikirlerinin değeri anlaşılarak serbest bırakılan İmam Rabbani, 1624 yılında vefat edene kadar yetiştirdiği öğrencileri ve eserleriyle İslam dünyasının aydınlanmasına vesile olmuştur.

Beş yüz yirmi altı mektubunun toplanmasından meydana gelen üç ciltlik Mektubat isimli eserindeki değerli fikir ve görüşleri ve daha birçok eseri ile İslam dinine en güzel şekilde hizmet etmiştir.

İmam Rabbani Hazretlerinin Eserleri

  1. Mektubat: Üç cilt olup, beş yüz yirmi altı mektubunun toplanmasından meydana gelmiştir. Mektubat'taki mektupların birkaçı Arapça, geri kalanların hepsi Farsça'dır.

  2. Redd-i Revafıd:

  3. İsbatün-Nübüvve,

  4. Mebde ve Me'ad,

  5. Adab-ül-Müridin,

  6. Ta'lkat-ül-Avâarif,

  7. Risale-i Tehliliyye,

  8. Erh-i Rubaıyyat-ı Abd-il-Bâakî,

  9. Mearif-i Ledünniye,

  10. Mükaşefat-ı Gaybiyye,

  11. Cezbe ve Süluk Risalesi.

Sayın Adnan Oktar’ın 3 Mart 2009 tarihli roportajından


İmam Rabbani bütün tasavvuf ehlince çok sevilen, çok muteber bilinen çok saygın büyük bir âlimdir. Ama yani bir hayli büyük bir âlim öyle… İmam Rabbani Ahmed Faruk Hazretleri Hindistan`ın Serhend beldesinde miladi 1563 yılında aşure günü doğdu, 63 yıl yaşadı. Ona güzel hitaplar yapmışlar “Ulema-i Rasihin” “Gavs-ül Vasılin” “Efdal-i Fudala” “Kutbu’l Aktab” -o devrin kutbu- “Ali-cenab” “Mazhar-ı Keramat” “Cami-i Deracat” “İmam-ı Tarikat”, Tarikat İmamı diyor, “Mukteda-yı Ehl-i Hakikat” bir zat idi. “Dedeleri 20 batın sonra Hz. Ömer’e varır, Allah ondan razı olsun” diyor. “Benim ümmetim içinde sıla namlı bir kimse gelecektir” İmam Rabbani’ye baktığı söylenir bu rivayetin…

 

ADNAN OKTAR: Evet, bu değerli insanın eserlerinde tasavvuftan çok güzel bahseder. Tasavvufun derinlikleri incelikleri, bu maddenin hakikati, maddenin derinlikleri çok samimi, candan, güzel bir dille anlatır. Çok imanlı, halis, samimi bir Müslüman olduğu eserlerinden anlaşılır. Yani bu tarz âlimler eserlerinden hemen anlaşılıyor samimiyetinden, candanlığından, emin üslubundan, candan üslubundan, Hz. Hızır’la defalarca görüşmüş bir insandır. Çok fazla harika halleri oluşmuş bir insandır. Mehdi hakkında da çok kapsamlı, çok detaylı izahları vardır.

 

İmam Rabbani’nin Dilinden Ahir Zaman

İmam Rabbani, Kutlu Peygamberimiz (sav)'den nakledilen hadisleri yorumlayarak ahir zamana ışık tutmuştur. Yazdığı yazılarında ve yaptığı sohbetlerinde, ahir zaman konusuna büyük önem vermiş, Hz. Mehdi (as)’ın zuhurunun kesin bir gerçek olduğunu bildirmiştir. Hz. Mehdi (as)’ın özelliklerini detaylı olarak anlattığı eserlerinde tüm Müslümanları O’nun gelişi ile müjdelemiştir.

HZ. MEHDİ VELAYETİN EN YÜKSEĞİNDEDİR. (İmam-ı Rabbani, Mektubat, s. 357. Mehdi ve Deccal, Şaban Döğen, s. 153

CABİR İBN-İ ABDULLAH'DAN RİVAYET EDİLEN "MEHDİ'NİN ÇIKIŞINI İNKAR EDEN, MUHAKKAK MUHAMMED (SAV)'E İNDİRİLENİ İNKAR ETMİŞTİR. Meryem'in oğlu İsa'nın inişini inkar eden de muhakkak kafir olmuştur. Deccal'in çıkacağını kabul etmeyen de muhakkak kafirdir." (Mektubat-ı Rabbani, 1/611)

 

MUHBİR-İ SIDDIK RESULULLAH (SAV) EFENDİMİZİN HABER VERDİĞİ KIYAMET ALAMETLERİNİN HEPSİ HAKTIR. Onlarda yalan ihtimali yoktur. Onlar arasında şunlar vardır:

  • Alışılmışın aksine, Güneşin Mağribten (Batıdan) doğması.

  • MEHDİ’NİN ZUHURU.

  • Ruhullah İsa’nın nüzulü.
    (İmam-ı Rabbani, Mektubat-ı Rabbani, 2. cilt, 380. Mektup, s. 1177-1178)


İmam Rabbani Hazretleri Hz. Mehdi (A.S.)’In Çikiş Tarihini Hicri 1400 Olarak Bildirmiştir

İmam Rabbani Hz. Mehdi'nin, Peygamberimiz (sav)'in vefatından 1000 (bin) sene geçtikten sonra, “bin ile ikinci bin YIL arasında”geleceğini bildirmektedir.

Kuran hükümlerinin kuvvetlendirilmesi, milleti yenilemesi bu İKİNCİ BİNDEDİR. Bu davanın doğruluğuna adil şahid: Hz. İsa'nın (as) MEHDİ'NİN (ra) BU BİN İÇİNDE VAROLUŞLARIDIR. (Mektubat-ı Rabbani, c.1, s. 611)

İmam Rabbani Hazretleri’nin bu izahlarına göre, Hz. İsa ve Hz. Mehdibu bin ile ikinci bin yıl arasında geleceklerdir. 


Peygamberimiz (sav) hadislerinde, ümmetin ömrünün 1500 seneyi aşmayacağını bildirdiğini haber vermektedir:

Bu ümmetin ömrü bin (1000) seneyi geçecek fakat bin beşyüz (1500) seneyi aşmayacaktır. (Kıyamet Alametleri, s. 299) (Celaleddin Suyuti'nin "El-Kesfu Fi Mücazeveti Hazin el-Ümmeti El Elfe Ellezi Dellet Aleyh el-Asar"isimli kitabından nakil)

Buna göre İslam’ın hakimiyeti Hicri 1500’e kadar sürecektir. Dolayısıyla 1500-1600 yılları arasında da, bozulma yaşanacak ve ardından da kıyamet beklenecektir 

İmam Rabbani bu konuyu açıkladığı diğer bir sözünde de, Hz. Mehdi'nin ortaya çıkışının yüzyıl başında olacağını belirtmiştir:
Zira onun (Hz. Mehdi'nin) zuhuru, yüz başlarında olacaktır. (Mektubat-ı Rabbani, 3/158-159))

Ümmet-i Muhammed'in ömrü 1500 seneyi aşmayacak ise, Hicri 1500 yılına ulaşmaya bir yüzyıl başı kalmıştır. O da Hicri 1400 yılı başlarıdır. Dolayısıyla Hz. Mehdi'nin çıkış zamanı Hicri 1400’ün başlarıdır.